Geçtiğimiz yıllarda övünülecek bir şey olarak görülen “yoğun çalışma kültürü”nün çalışanları nasıl tükenmişliğe ittiğini fark etmiş olduk. İş dünyası bir dönüşüm geçiriyor ve kurallar yeniden yazılıyor. Artık yoğun çalışma saatleriyle, fazla mesaiyle ve katı kurallarla övünülecek günler geçmişte kaldı, iyi ki de öyle oldu. Bunların yerini iş-yaşam dengesi, esneklik, sağlık yani çalışan refahı aldı.

Çalışan refahını, çalışanların fiziksel, zihinsel, duygusal ve ekonomik sağlıklarının bir bütünü olarak düşünebiliriz. Bunda çalışanların özel yaşamları kadar iş yaşamları da etkilidir. Bunda hem iş ortamının kendisi hem de çalışanın işi aracılığıyla kazandığı ekonomik haklar ve yan haklar etkilidir. Çalışan refahı için gerekli koşulları inşa etmek, liderlerin en güncel sorumluluklarından biridir. Peki liderlere neler düşüyor?

Şirketinizin esas değeri çalışanlarınızdır. Her bir çalışanınızın şirkete kattığı değerin farkında olmalı ve bu değerin karşılığını ekonomik haklar ve sosyal haklara yansıttığınızdan emin olmalısınız. Çalışanlarınızın özel yaşamlarındaki refah düzeylerini yükseltmek için, gerçek koşullara göre güncellenen bir fiyat politikası izlemek oldukça önemli. Çünkü, çalışan refahı ve olumlu işyeri adına izleyeceğiniz adımlar aslında bu temelin üzerine kurulacak. Bunun yanı sıra, çalışanlarınıza sağlık, spor, masaj ve hatta meditasyon (pek çok şirketin meditasyon programı üyelikleri vermesi gibi) alanlarında tanıyacağınız yan haklar da çalışan refahı için atacağınız güzel adımlar olacaktır.

Olumlu bir iletişim ile olumlu bir işyeri inşa edin. Ofislere koyduğumuz tenis masaları ve atıştırmalıklar her ne kadar eğlenceli olsa da yeterli değil. Bu tarz hamleler ofise pozitif bir etki katsa bile ne yazık ki çoğu organizasyonda göstermelik olarak kalıyor. Olumlu bir işyeri için öncelikle çalışanların kendini rahat hissedeceği bir iletişim ortamı oluşturulması gerekiyor. Organizasyon içerisinde açık iletişimin temel alındığı ve profesyonel çizgilerin korunurken samimi bir hava hissedilen bir ortamdan bahsediyorum.  Özellikle çalışanlar ve yöneticiler arasında sağlanacak açık iletişim ve çalışanların kendini geliştirebilmesi amacıyla yapılan geri dönüşler oldukça önemli. Yöneticiler olarak çalışanlarınızın faaliyetlerine yapıcı dillerle geri dönüş sağlayarak, çalışanlarınızın kaybolmuş hissetmediğinden emin olmalısınız. Çalışanlarınız hata yaptığında olumlu ve yapıcı adımlar uygulamalı, onları yönlendirmelisiniz.

Ofisler, çalışmak için zorunlu değil. Uzaktan çalışmak, çalışanların gün boyu istedikleri bir ortamdan çalışmasını sağlarken aynı zamanda işe hazırlık, yol gibi vakit kayıplarını engelliyor. Araştırmalara göre, çalışanların %77’si evden çalışırken daha verimli hissediyor. (CoSo Cloud) Çalışanlarınıza hibrit veya uzaktan çalışma seçenekleri sunarak çalışanlarınızın rahat hissettiği bir ortamda çalıştığından emin olun. Bununla beraber, çalışanlarınızın daha iyi bir iş-yaşam dengesi kurabilmesi için esnek çalışma saatleri sağlayabilirsiniz.