LinkedIn, dünyanın en büyük profesyonel platformu, ürün geliştirme çalışmalarında ve yeni özelliklerin geliştirilmesinde veriye dayalı karar verebilmek ve iş dünyasının nabzını tutabilmek için yıl içinde çeşitli araştırmalar yapıyor. 2023 yılında da değer temelli iş filtresini kullanıcılarına sunarken aynı zamanda yaptığı araştırmanın sonuçlarını da yayınladı.
Bu araştırmaya göre Z jenerasyonu çalışanların çok büyük bir çoğunluğu, yaklaşık %87’si, fırsatları olduğunda kişisel değerlerine daha yakın şirketlere geçebilmek için işlerini bırakmaya hazır olduklarını belirttiler. Artık adaylar için verdiğiniz ücret tek faktör değil diyoruz ya, tam da bunu kanıtlıyor bu sonuçlar. Çalışanlar, özellikle Z jenerasyonu ve milenyum kuşağı, alacakları ücrete ek olarak, dünyaya bakışlarına uygun, onlarla aynı toplumsal ve sosyal değerlere sahip ve bunları göstermekten çekinmeyen şirketlerde çalışmaya meyilliler. Doğal olarak bu da şirketlerin, değerlerin bir tercih sebebi olduğunu göz önünde bulundurarak, en yetenekli adayları çekebilmek için bunları öne çıkarmak durumunda kalması anlamına geliyor.
Değerleriniz Neler?
Toplumsal cinsiyet eşitliği sizin için çok mu önemli? Etik ticaret konusuna mı odaklandınız? Ekolojik sürdürülebilirlik projeleri mi geliştiriyorsunuz? Ya da en güzeli, bu konuların yalnızca birine değil birkaçına mı yatırım yapıyorsunuz? Öncelikle değerlerinizi belirlemeniz gerek. Şirketinizin öz değerleri kimlerle çalışmak istediğinizi belirleyecek. Şirketinizin yürüdüğü yol, vizyonunuz ve misyonunuz da bu değerlere göre şekillenir. Bu değerlere ve şirket kültürünüze en uygun adayları değerlendirerek yalnızca teknik bilgi ve deneyimlerine göre değil; şirket kültürünüze uyum sağlayarak değerlerinizi yüceltecek kişilerle çalışmalısınız.
Değerlerinizi Neden Yansıtmalısınız?
Rekabet avantajı sağlayabilmek ve/veya koruyabilmek, piyasadaki en yetkin iş gücünü şirketinize çekebilmenize bağlı. Z jenerasyonu ve milenyum kuşağı, objektif olarak insanlık tarihinin en eğitimli kuşakları. Aynı zamanda teknolojiyi avuçlarının içi gibi biliyor ve küresel olayları takip ediyorlar. Dünyanın yaşadığı problemlere, ekolojik ve sosyal sorunlara çok daha duyarlılar ve bunu hem tüketim şekillerine hem de iş hayatlarına yansıtıyorlar. Sizce de daha sürdürülebilir bir ürün için daha yüksek ücret ödemeye gönüllü bir kitle, değerleriyle daha iyi örtüşen bir şirkette görece daha düşük bir maaşa çalışmayı göze almaz mı? Alıyorlar; ilk fırsatta da bu şirketlere gidiyorlar.
Bu noktada şirketlerin samimi olarak önem verdikleri, kültürlerine entegre ettikleri ve yücelttikleri değerleri toplumla sadece müşteri kitlesini büyütmek için değil; aynı zamanda toplumun en yetenekli iş gücünü de kendisine çekebilmek için paylaşması gerekiyor. Bir LinkedIn profesyoneli olarak, birlikte çalıştığımız bütün kurumsal müşterilerimize bu tavsiyeyi veriyorum; neye önem veriyorsanız onu yansıtın. LinkedIn sayfanızı ürün ve hizmetlerinizi tanıtacağınız bir diğer mecra olarak görmek yerine; şirketinizi, değerlerinizi, projelerinizi ve içinde var olduğunuz çevre ile dünya için neler yaptığınızı da gösterebileceğiniz bir vitrin gibi düşünün. Böylece kültürünüze en uygun yeteneklerle daha büyük başarılara imza atabilirsiniz. Bu da yüksek çalışan bağlılığından sadık müşteri kitlesi oluşturmaya ve marka değerinizi artırmaya kadar pek çok açıdan müthiş sonuçlar elde etmenize yardımcı olacak.